2016'nın getirdikleri ve YDI ruhuna etkileri
Merhaba sevgili dostlar,
Geçen seneden beri her yıl sonunda bir kapanış yazısı yazmayı, son yılın bana kattıklarını, dolayısıyla YDI'ye getirdiklerinden bahsetmeyi bir adet haline getirdim gibi görünüyor. Bakalım bu sene buraya neler oldu ve yakında neler var.
butterflyplanet@tumblr.com |
─ "Tanrım, başlaması an meselesi. İşte bitiyor. Artık kurtuluyoruz."
20 yıl önce de aynı şeyler farklı bir dille ve kurguyla yazıyordu. Oysa 20 yıldır pek çok anlamda bir şey değişmemişti. Sadece dışa odaklı bir umut ve beklenti tuzağından başka şey değillerdi ve insanın kendi iç çalışmasını felç ediyordu. Varlıkları sürekli olarak dışa dönük bir beklenti halinde tutup, iradelerini teslim ettiriyor dünya illüzyonundaki kendi senaryolarını sağlamlaştırıyorlardı. Şimdi daha tehlikeliler çünkü teknoloji artan bir ivmeyle ilerliyor ve halka gösterilen teknolojik ilerleme tahminim 50 yıl geride. Böylece "mış" gibi yapacak daha üstün yetenekleri var. Bunları farkettikçe yavaş yavaş, büyük hesaplaşmalarla bu eksenden uzaklaştım.
Önce her geçen yıl, sonra her geçen ay ve sonra her geçen gün daha çok ve daha çok bilgi her yere yayılıyordu. Her yeri zihnin daha çok meşgul olacağı çoğunluğu karanlık/negatif materyal kaplıyordu. Değil kafa yormak ve sizlere iletmek, bunlarla haşır neşir olmak bile o kadar yorucu ve zaman alıcı bir hal aldı ki beynimdeki baskı dinmez oldu. Sanki beni emip tüketen bir enerji girdabı vardı. Kafamın içindeki sesler, sorgulamalar, hesaplar ve kurgu çabaları dinmek bilmiyor ve her geçen gün yaşam daha da karmaşık, aciz ve kaygılı bir hal alıyordu. Ben bu muydum? Bu ölümsüz, uzay-zamanlar üstü ve ruhani bir varlığa yakışıyor muydu? Bu yorgunluk ve yoğun iç gözlemim yeni bir uyanış dalgası getirdi...
Ve şunları hissettim:
“Uğraştığın bilgiler “öz”den gelmiyor! Haşır neşir olduğun konular gelecek odaklı, korku, kaygı, belirsizlik ve huzursuzluklarla dolu. Doğada böyle bir telaş, huzursuzluk ya da kaygı görüyor musun? Bu bilgilerin tümü batıdan geliyor ve egonun uğraşmaya bayıldığı, seni koyu bir maddeye dönüştüren bolca zihinsel malzeme sağlıyor. Kaldı ki hepsi geçici. Dünyanın insanlık tarafından kurtarılmaya ihtiyacı yok. Kendiniz aydınlanıp kurtuldunuz da mı dünyayı ya da insanlığı kurtaracaksınız?! Beynini sustur! Kalbini aç! Düşünmeyi bırak ve hisset! Doğa gibi. Doğayı taklit et. Doğadaki huzuru bul. Tüm gerçekliğin keşfi, kendini bilmekten geçiyor!. Bu gereksiz ve faydasız zihinsel meşgaleyi sustur, sadeleş ve içe dön.”
Manevi gelişim ve benliğin keşfi anlamında doğulu üstadların öğretilerine geri dönmüştüm ve başka hiçbir bilgi, gelişme ile yeri doldurulamayan huzur, sadelik, iç ferahlığı ve sükunet geri gelmişti. Gerek duygularım, gerek bilincim genişlemişti ve dünya değişmemesine rağmen ben tatmin, akış ve zenginlik halindeydim. DMT yazımdaki öte-alem gibi. Bu sebepledir ki ilerleyen dönemde maneviyatla, ruhsallıkla ilgili yazılar YDI'de başı çekecek. Bunları, hemen ardından bilimsel, teknolojik ilerleme/gelişmeler takip edecek. Pozitif, çevreci ve yenilikçi somut bilim ile ruhsallık YDI'nin sobasının üstündeki çaydanlıkta demleniyor ve siz meraklılara sunulmayı bekliyor olacak. Bununla beraber gerçeklik, zihin, EGO/sahte benlik, ÖZ/asıl benlik gibi kavramları sıklıkla irdeliyor olacağız. Bunun için sizlere 75 sayfalık Mind Reality adında küçük bir kitabı da 5-6 bölüm halinde çevirip yayınlamayı tasarlıyorum. Bu kitapçık bu alanda karşıma çıkan en yüksek ve anlaşılır bilgiye sahip. Artı yeni bir Ruh İkizi makalesi daha geliyor. Bu defa ruh ikizlerinin başka cephelerini öğreneceğiz ve bu tip ilişkilerden nasıl ruhsal ilerleme sağlarız ona bakacağız. Vee ruhani durumuma bağlı olarak bu sitede türünün ilk ve tek örneği olacak olan bir yazı dizisine başlayacağım. Aslında bu kendi yazdığım bir aşk hikayesi. :) Gerçek olamayacak bir aşk hikayesi !
Size karşı hep samimi, çıplak ve gerçek oldum. Daha önce kimi yerlerde de bahsettiğim gibi bu sitede asla son, kesin, ya da mutlak bir bilgi paylaşmıyorum. Geçmişini hatırlamayan ölümlü bir insan bunu nasıl iddia edebilir ki? Yazdığım ya da çevirip sizlerle paylaştığım her yazı bana kendi yolumda o anda ışık tutmuştur. Kendini yalnız sanarak buralardan geçmekte olan aç ve susuz diğer yoldaşlara arkadaşlık yapmaktan fazlası değil niyetim. Bir şekilde kendini bu sitede bulup zamanı gelmemiş olanlar bazı yazıları anlamayabilecektir. Daha yüksek perspektiflere ulaşmış olanlara öyle basit ve sığ gelecek ki bu yayınlara gülüp geçebilecektir. Burası maneviyata baş koymuş, birlikte koyu sohbetlere dalmayı arzu ettiğimiz ulu bir ağacın altındaki mütevazi soframızdır. Tüm ince kalpleri bekleriz.
Size karşı hep samimi, çıplak ve gerçek oldum. Daha önce kimi yerlerde de bahsettiğim gibi bu sitede asla son, kesin, ya da mutlak bir bilgi paylaşmıyorum. Geçmişini hatırlamayan ölümlü bir insan bunu nasıl iddia edebilir ki? Yazdığım ya da çevirip sizlerle paylaştığım her yazı bana kendi yolumda o anda ışık tutmuştur. Kendini yalnız sanarak buralardan geçmekte olan aç ve susuz diğer yoldaşlara arkadaşlık yapmaktan fazlası değil niyetim. Bir şekilde kendini bu sitede bulup zamanı gelmemiş olanlar bazı yazıları anlamayabilecektir. Daha yüksek perspektiflere ulaşmış olanlara öyle basit ve sığ gelecek ki bu yayınlara gülüp geçebilecektir. Burası maneviyata baş koymuş, birlikte koyu sohbetlere dalmayı arzu ettiğimiz ulu bir ağacın altındaki mütevazi soframızdır. Tüm ince kalpleri bekleriz.
Hepinize bolluk, huzur, sağlık, mutluluk ve neşe dolu bir yeni yıl diliyorum.
Ms 2150 kitabına başkadım bile teşekkür ederim. Yazılarınızı bekliyorum. Selamlar
YanıtlaSilHarika! :) Keyifli okumalar diliyorum. Bu arada bir güncelleme. Sıradaki ruh ikizi yazısı 2 oldu. İki yazı daha gelecek o konuda.
Sil