Blogumdaki kaynak belirtilmemiş tüm yazılar Emre Güney'e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Blogger tarafından desteklenmektedir.

Bölüm VII ─ Dünya Oyunu

By | 7 comments

Dünya oyunu

Çiğdem'in Yazı Dizisi ─ Bölüm 7 





Mucizeler Kursu İsa'nın Dr. Helen Schucman'a içsel dikte ile yazdırdığı dualitesiz kendi kendine uygulanan hakikat öğretisidir.Sevgili Bengü Aydoğdu'nun çevirileri sayesinde okumuş ve uygulamıştım. Bengü'ye daima minnettarım.

Gurdjieff'in 4. Yol öğretisi ne olmadığına odaklanır, entellektüel seviyeden giriş yapar, ilerledikçe diğer merkezleri etkiler. (5 merkez var: Entellektüel, duygusal, iç güdüsel, cinsel, hareket merkezi) Mucizeler kursu ise ne olduğuna (sevgi) ve direk kalbe odaklanır. Kalp entellektüel merkezden binlerce kat güçlüdür. Bu yüzden kalbin istediği olur daima. ☺ Evet Gurdjieff'i severim ama beni az süründürmedi. ☺

Gurdjieff'le cehennemin dibine(içime) inmiştim. Sandığım şeye baktıkça acı çekiyor, böyle yaşanmaz, öldür beni diye yalvarıyordum. Çünkü sadece ne olmadığıma bakıyordum. Gurdjieff ve Ouspensky Öğretisi üzerine psikolojik yorumların 5 cildini gerçekten tepe tepe okuyup suyunu çıkardım. Çelişkileri gördüm, "çok çalışmanız gerek, çookk, öyle az bir zamanda kendinizi bilemezsiniz cümlesini o kadar sık tekrar ediyordu ki, hoopss dur bakalım dedim. Bunda bir acayiplik var. Hakikat şimdi demekken, zaman tamamen illüzyonken nasıl olur da kendini bilmeyi zamana bağlar ve bunu yüzlerce kez tekrarlar. Resmen koşullandırma bu. Böylece 4. Yol Öğretisi benim için bitti! Mucizeler Kursu girdi ve Mucizeler Kursuyla dikkatim ben olmayandan ben olana çevrildi. Cehennemden çıkış bileti. 🙆🏻

Maharaj ve Mucizeler Kursu (İsa) aynı hakikati beyan eder, farklı üsluplarla. Özde ikisi de aynıdır. Gerçek tüm hakikat öğretileri aynıdır, tektir... Hangi adın verildiğinin hiçbir önemi yoktur. Tüm kavramlar çöptür!!! Buddha, Muhammed, İsa, Musa, Maharaj ve hakkı bilen diğer üstadlar sade aynı gerçeği ifade etmiştir.

Kurtuluş, zihnin ego düşünce sisteminden kurtarılmasıdır. Tüm mesele sadece budur... Hiçbir karmaşa yoktur ve gerçek sade, basit olandır. Karmaşa, ritüeller, tonlarca kavram zihnin zırvalıklarıdır.

Affetmek kurtuluştur. Affet kurtul... Ve affetmek son illüzyondur.
Senden başka hiçbir şey yok...

Mucizeler Kursu

Affetmek size yapıldığını sandığınız bir şeyi sizin lütfunuzla bağışladığınızı sanmak demek değildir! Bu sadece kibir ve ukalalıktır. Gerçek affetme, affedecek hiçbir şeyin olmadığı gerçeğini anlamak, bilmektir.

İllüzyonların yıkılışı!!!

Gerçek affetme kendini bağışlamak, yani ne olmadığın gerçeği ile yüzleşmek ve ego düşünce sistemi ile özdeşleşmeyi kesmektir. Bu ayrılığın sonu demektir!!! Dikkatle bakın, görün; düşünce olmadığında hiçbir bölünme ayrılık, ikilik yoktur!!! Nefret yoktur!!! Bölen, ayıran, nefret besleyen ego düşünce sistemidir. Bakın, açıkça göreceksiniz. Eğer gerçekten bakıp göremiyorum derseniz, başımı veririm !!!

Hiç kimse bu olguyla savaşamaz!!!

Gerçek affetme evet son illüzyondur; çünkü gerçekte affedilecek hiçbir şey yoktur; amaaa zihnin illüzyonlardan, yani aptalca ayrılık, sınırlılık, nefret düşüncelerinden arındırılması için ışığın (sizin) onları açıkça görmeniz gerekir. Çünkü sahte olan görüldüğünde işi biter!!!

Oyunun sonu !!!

Elbette entellektüel mantık zinciri ile kabul hiçbir şeydir... Gerçek iç görü her şeydir!!!

Böylece 10. Ayahuasca çayımı içmeye hazırım. Son iki ayahuasca muazzam ötesiydi. Cennetin krallığı, dünyayı (zihnimi) kurtaracak içimdeki ışığı görmek ve tepeden tırnağa mistikliğimin sebebini artık biliyorum.

Öyleyse devam...
Tatlı tatlı beklentilerim var. 
Yanmışım, ölümlerden geçmişim, nihayetinde ışığı görmüşüm. Sarsıntı bitti ahmaklığına böylece düştüm mü? Düştüm... 🙈😇

Aynı saatlerde içtim ayahuascayı. Rahatım rahat, sigaramı içip etkiyi bekliyorum.

Muazzam renkler, dünya gözüyle gördüğümüz hiçbir şey değil. Dünya gözü tamamen puslu görüş. Gerçek görüş muazzam ötesi. Ahaa gözlerimle görmediğimi fark ediyorum, alnımla da (3. Göz) görmediğimi anlıyorum. Sadece görüyorum, her yerden!!! Bizzat görüşüm!!! Gören yok, ben görüşüm. 😱

Görüş için gözlerimin açık ya da kapalı olması hiçbir şeyi değiştirmiyor... Gözlere ihtiyacım yok!!! Olağanüstü renkler, şekilleri yaşıyorum. Mükemmel... Mükemmel...

İçim devinmeye başlıyor. Tsunami hiç kalır diyebileceğim ölçülerde hem de. Beyin epifizim ve hipofizim kafayı sıyırmış düzeyde çalışıyor ve dehşet yoğunlukta hissediyorum. (Epifiz beynin ortasında, hipofiz ense kafatası birleşen yerde.) Başımın tepesinden inen enerji katlanarak artıyorrr. Beynimden geçen enerjiyi nasıl anlarsınız? Elinizi elektrik prizine sokun, biraz fikriniz olur 😈

Heh diyorum, bir beynimi yakmadığım kalmıştı, aferin Çiğdem, aferin, bunu da başardın. Bravo, bravo sana, geri zekalı!!! Kendi beynini yakan ilk gerizekalı olacaksın, braavooo!!!

Herhangi bir şeyin beni o durumdan kurtaracağını bilsem anında kaytarırdım. Ama çayı içtin, bitti... Hem de iki buçuk kat doz!!! Dönüş yok, biliyorum. Yapabilecek hiçbir şeyim yok!!! Kendime kızıyorum, kızıyorum, kızıyorum...

Bakıyorum korku var mı? Farkındalık olarak buradayım, korku mevcut olamaz, tamamdır... Ahhh anlıyorum, ayahuasca zihnin çöplerini yerle bir ediyor yine, ahhhhhh, tamamdır...

Vücudumun ölümle burun buruna geldiğini anlıyorum. 😱 Vücudum ölümün eşiğinde. 😱 Muazzammmm. Hep merak ederdim zaten. 🤓 Demek böyle oluyor, harikaaaa, izleyeceğim sonuna kadar, tamamdır... Sessiz sorulara, sesli cevaplar verdiğimi hayretle izliyorum...

Cevaplarım; Razıyım, kabulümdür, evet tüm dünyayı veriyorum, evet tüm içeriğine kadar veriyorum, evet her şeyi veriyorum, evet vücudun ölümüne de razıyım!!! Razıyım, razıyım, razıyım...

Ve şimşekler çakıyor!!! İçimdeki tanrı olan gerçek benin sessiz sorularına onay veriyorum 😱 Yani tanrıyla konuşuyorum!!!

Tamamen her şey çok derinde oluyor, yüzeysel cevap, akıl yürütme, mantık yok!!! Hayretleeerle izliyorum!!! Görüntüler gelmeye başlıyor !!!

Çok şükür sözlerini işitiyorum, çok şükür!!! Anlamıyorum, ne oluyor!!! Ne oluyor diyorum, neye şükür yaaavv, neler oluyorrrr???

Bir yemek masası görüyorum, kutlama için hazır... Sanıyorum ki harika bir şey olacak, şapşal Çiğdem işte... Anlamaya çalışıyorum anlayamıyorum. Karnımda spiral dönüş başlıyor, yukarı çıkıyorum dehşet hızla! Sonsuz hızda yukarı çıkıyorum, çıkıyorum, çıkıyorum... 
Dünya'yı kurtarmak istiyor musunuz?
Hahaha! 😀

Ve ağır vuruş...

Tüm dünya projeksiyonu önüme seriliyor. 😱

Tamamı yansıtan ben ile dünyanın içindeki figüran bennn; aynı anda hem dünyanın için de hem de ötesinde... Tüm kötülükler, savaşlar, nefretler, her ne varsaa hepsini projekte eden bennn, dünyanın içindeki figüran, ben oyunun dehşet şokunu yaşıyor?!!! Ahhhhhhhhh 😫😫😫

Açıkça gerçek önüme seriliyorrrr... Öldüren de ben, ölen de ben 😫 açıkça görüyorum. 😱 Tecavüz eden ben, edilen de ben 😫 açıkça görüyorum, açıkçaaaa!!! Suçlayan da ben, suçlanan da ben. 😫 Hepsi ben. 😫 Zulmeden de ben, kurban rolü yapan da ben. 😫 Başkası yok!!! Tüm dünya ben!!!

Tüm oyun önüme serili vaziyette 😱

Dehşetten küfür ediyorum, dünyayı projekte eden kendimeee!!! Ben nasıl yaşayacağımmm artık, neden yaptın bunu bana. 😫😫😫 Nedeeennn??? Allah kahretsinn, ben nasıl yaşayacağımm??? Ben senin amk* nasıl yaşayacağım artık???

Suçlayacak kimse yok, affedecek kimse yok, kurtaracak Dünya bile yok. 😫

Neden gösterdin bunu, nasıl yaşayacağım. 😫 Öldür beni, Allah kahretsin, öldür beniii!!! Ben senin amk*, öldür beni, artık yaşayamam!!! Şoktan geçirdiğim sarsıntı hayallerinizin binlerce kat ötesinde.

Küfür ediyorum, küfür ediyorum, sadece küfür ediyorum. Saatlerce küfür ettim, çünkü zihnim tamamen parçalandı!!! Paramparçayım. 😫 Sabaha kadar sadece küfür ettim, sabaha kadar...

Al sana kutlama, al sana dünyanın(zihnin) kurtuluşu, al sana hakikat!!! Aldın mı boyunun ölçüsünü, seni aptalll!!! 

Bittin kızım sen, bittin...
Öldün kızım sen, öldün!!!
Gerizekalı, gerizekalı!!!

Deniz sabah yazdı, cancağızım nasılsın? Nasıl geçti diye?
Cevap: Ben öldüm...

Ağustos 2019
Sonraki Kayıt Önceki Kayıt Ana Sayfa

7 yorum:

  1. Peki tüm bu olanlardan sonra insan ne yapar, nasıl yaşar? Hayata nasıl bakar? Zorlu, sancılı içsel yolculuklar, hakikat arayışı, egonun çökmesi, ölmesi, benliği yok etmek, hiçlik diyelim, o hiçlik idrakından sonra durum ne? Sürekli bir dinginlik, huzur, sükunet, vecd hali mi? Bulan var mı? Bulmak değil de sürekli aramak, varmak değil de o yolda olmak hali... yolun sonu yok biliyorum ama bu insana daha tatminkar, doygun bir yaşam sağlıyor mu? Çünkü hala bedenli bir varlığız ve 3 boyutlu bir dünyanın fizik kurallarına tabiyiz. Kendi karanlık dehlizlerinden yukarıya doğru her çıktığında dışarıda yaşamın olanca yavanlığıyla aktığını görmek bir bezginlik yaratıyor mu? Sonra hayat gerçekten özgürleşebilmek için beden hapisanesinden kurtulmayı beklediğin sıkıcı bir bekleme durağı gibi mi hissettiriyor? O zaman hem çok yol almış hem hiç yol almamış mı oluyoruz? Küçük çapsız dünyamızı büyütüp yarattığımız daha büyük ama hala çapsız olan o dünyamızda daha gelişmiş versiyonlarıyla aynı varoluşsal sancıları mı duyuyoruz? Ötesi ne ola ki? O birliği, tekilliği, yuvayı bir kez hisseden, gören , bulan varsa sistem onu anında başka bir boyuta çekmez mi? Level atlamaz mı? Hala fiziki boyutta, organik olarak varlığını sürdürmeye ne hacet? Eğer tanrının rüyası isek eğer hiç birşey yoksa, biz de yoksak bu varlık sanrısı ne? Sanırım idrak yolları açıcı bir ayauhasca içmeden içselleştirilmiyor:) Bu bir bilme hali değil olma hali de tüm bunların anlamı ne? Hadi bir anlam da aramayalım. Hayat denilen dinamik izin verir mi buna? Etrafına ne kadar baygın baygın bakabilirsin? Şşşt trans halindeyim rahatsız etmeyin mi diyelim? İş kaçar yemek yanar çocuk ağlar. Labirentindeki çarkın üzerinde dönüp duran bir fare olduğumu bilirim ama yine de bilincimi bir an bile olsa kaybedemem. Buna sistemden izin yok ama Sizi okurum, tefekkür ederim, anlamaya çalışırım veee.... başa dönerim:)) Sevgiler, teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aah ah, çok yerinde sorular. Değerli yorumunuz için teşekkürler A Soul. Çiğdem'in söyleyeceği bir şeyler mutlaka olacaktır.

      Sil
  2. A Soul tekrar merhaba. Çiğdem size şu mesajı iletmemi istedi.
    _

    Sevgili A Soul, tefekkürün dibini vurmuş biri olarak soruların oldukça yerli yerinde diyebilirim ☺ 6 yıldır düzenli ve sürekli sessiz kalıyorum ve 7 ay içerisinde 35 kez ayahuasca içtim, 36. Ya hazırlanıyorum. Sorularının yanıtlarını içeren devam yazıları geliyor, hiç merak etme. Sevgiler, Çiğdem ☺🙏

    YanıtlaSil
  3. Teşekkür ederim Emre Bey, nezaketli elçiliğiniz için :))
    Bu arada Sarsılmaz başlıklı yazınız uzun bir aradan sonra yine muhteşem geldi bana. Güçlü ve ilham verici bir yazıydı. Buraları çok ıssız bırakmayın yine de. Biriktikçe, oldukça bizimle de paylaşın:) Selam, saygı ve hürmetler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlgi ve beğeniniz için teşekkürler A Soul. Bizden de selam ve sevgiler. Görüşmek üzere...

      Sil
  4. Mucizeleri çalıştım, bazen hiç onunla karşılaşmasaydım dediğim çok oldu, ama hücrelerime kayıtlı. Bugün empatik bir alanda yaptığım yolculukla geldim bir dersin idrakına. Affetmek son illüzyondur. Affedecek birşey olmadığını anladığınızda ilüzyonlar biter. Zaten yuvadasınızdır canlandı zihnimde. Bir gül bahçesinin içinde oturan ben vardım iç vizyonumda. Heryer şefkat, heryer kabul, heryer aşk, her yer aidiyet. Hep orda kalmak istediğim bir bahçe burası. Birden canlandı dünyevi deneyimdeki arayışlarımın nedeni, aidiyet ihtiyacımı karşılayamamanın yasının bütün hayatım boyunca beni sıkıştırmasının hizmeti. Şükranım ve saygım büyüdü hayatıma, seçimlerime. Burda kalmak ve burdaki halimle dünyaya hizmetimi sunmak istiyorum. ve zaten hep buradaymışım, hep yuvada lakin bunu görecek gözlerim yokmuş. Bir madde getirmedi beni buraya. Bir insan evladıyla kurulan düzenli şefkatli bağlantı hali getirdi. 2 yıldır düzenli buluşma, saygı, dürüstlük, bağlılık, bağlantı. Travmalar, dünyevi hikayeler yeterince şefkatli bir kabul alanında seslendirildiğinde ve görünür olup artık hizmeti tamamlandığında iki bilinç tek oluyor, hepsi bu. Dunya sahte mi? hem evet hem hayır. Evet çünkü otesinde açılan gül bahçesi çok daha hakiki hissettiriyor. Hayır çünkü hakiki olana ulaşma için müthiş br oyun alanı sunuyor her yaşanılan. Acını bütün mevcudiyetinle seslendirdiğinde ve duyulduğunda, içine girip o acının içinde oturabildiğinde, gül bahçesinin kapısının da orda olduğunu farkediyorum. Bir insanevladının şahitliği beni bu yolculukta şefkatle tutuyor.
    Mucizelerin dersini google edince bu sayfa çıktı karşıma, iyi ki de çıkmış. İçimdekiler de buraya akmak istedi. İyi ki de aktı.
    Şükranla ve sevgiyle.... Bu alan için teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Değerli yorumunuz önemli katkı oldu. Teşekkür ederiz.

      Sil