Başlarına en büyük olaylar gelmeden önce bu yazıyı sevdiklerinizle paylaşın.
. |
- Hakikat Bilgisi idrak edilmişse eğer, bu idrak başınıza gelebilecek herhangi bir şeye karşı travmatik tüm etkileri daha yaşanırken geçersiz kılar. Hiçbir deneyim sizi depresyona sokamaz, travma yaratamaz, esir alamaz.
- Hakikat Bilgisi'nin idrakı hiçbir bilgi/öğreti ile haşır neşir olmadan çok yüksek kendini izleme ve gözlem ile kendiliğinden de gelebilir.
- Hakikat Bilgisi inzivalara çekilme ve tefekkür gibi uygulamalarla da kendiliğinden gelebilir.
- Hakikat Bilgisi bir kere farkedildiğinde geri dönülmez ve etkisi eksilemez bir biçimde kişiyi etkiler. Tüm kişilere ve olaylara bakış kalıcı olarak değişir.
- Hakikat Bilgisi kişinin daha az konuşmasına, çevreyle daha az etkileşime geçmesine sebep olur. Bu, kişinin asosyalleşmesine ve yalnızlığı daha çok tercih etmesine sebep olacaktır. Bunun sebebi insanlara güven ve sevgisini kaybetmek değil, kişinin sosyalleşmek için bir sebep ya da ihtiyaç duymamasıdır.
- Hakikat Bilgisi insanların yalanlarını, bir şeyleri örtme ya da bükme çabalarını, aldatmalarını ve abartmalarını çok daha iyi farketmenize sebep olur. Ancak bununla birlikte bunları yüzlere vurup savaşmaya ya da kusmaya sebep olmaz. Çünkü hakikat bilgisi ile kendi kişiliğiniz ve diğer kişilerin mevcudiyeti ortadan kalkmıştır. Bir diğer sebep de, herkeste kendin dahil her kişinin görülmesi ve açığa çıkan sevgi-merhamettir.
- Hakikat Bilgisi ölme, sakat kalma vb. kaygı ve korkuları yok eder. Aslında bir korku filminden korkmak dahil tüm korkuları yok eder! Korku sahibi olacak kişi yıkılmıştır. Sürüngen beyinden sebepli anlık "refleks korku" kabarır, ancak saliseler içinde farkındalığa girer ve girdiği gibi gerçekliği çöker!
- Hakikat Bilgisi, insanların sizin hakkınızdaki düşüncelerinin sizi yönetmesini engeller. Bununla birlikte o düşünce ve tahminler görüş ya da farkındalık alanından çıkmaz. Yani eskisinden daha açık ve ortadadırlar ancak hükümleri, üzerinizdeki ağırlıkları ortadan kaybolmuştur.
- Hakikat Bilgisi evrensel olan, kişiye ve koşula göre değişmez tüm kanunların üzerinde bir iç adalet ve vicdan seviyesini ortaya çıkartır. Öyle ki dünyanın en âlâ kanunları, hakları, kuralları düzenlense ve uygulansa dahi bunlar bükülebilirlerdir ancak hakikati anlamış kişinin öz vicdanî değerleri ve kararları eğilip bükülmez şekilde bütünün hayrı, hakkı ve huzurunu koruyacak yapıya kavuşmuştur.
- Hakikatın idrak edilmesi ya da kişinin Onu anlaması için kişi her şeyden çok özgürlüğü istemelidir. Özgürlük isteği sokaklarda ya da istediğin ülkede dolaşabilmek ya da istediği şeye istediği an sahip olabilmek değildir. Bahsettiğim şey; zihinde, kafada özgürlüktür, beklentisizliktir, "tamam"lıktır ve her şeyden azâdeliktir.
- Hakikat Bilgisi kalıcı, sarsılmaz doyum, mutluluk, huzur ve denge getirir.
- Hakikat Bilgisi, siz sarhoşken dahi etkisini yitirmez. Çünkü o bilgi değildir. Her koşulda geçerli, kesin, eksilmez ve harici faktörlerden asla etkilenmez bir biçimde sizi koruma altına alır ve tüm hayatınızı, tüm deneyimlerinizi sarar, kapsar. "Koruma" ifadesi sadece daha iyi algılanması adına kullanılmış bir ağız alışkanlığından başka şey değil! Korunmaya ihtiyaç duyacak bir şey artık mevzu bahis değildir.
- Hakikat Bilgisi her şeyi eskisinden daha da büyük bir farkındalık ve derinlikle tatmanıza sebep olurken bunlardan depresif, dramatik, kederli, yıkıcı, üzücü bir şekilde etkilenmenize de mâni olur.
- Hakikat Bilgisi karşınızdaki kişinin davranışlarının doğal ve gerçek, sahte, abartılı, içten ve candan ya da çıkarcı amaçlarla yapılmış olduğu sezgisini açıkça ortaya koyar.
- Hakikat Bilgisine sahip olan kişi -misal- duygusal bir filmin etkisiyle ağlarken ya da içerken, bunun hem tadını çıkarıp hem de en ufak bir kederlenme, kalıcı ajitasyona maruz kalamaz. Dahası, tüm dram ve keder hemen o anda komediye çevrilebilir, ve hatta tüm aciziyet ve keder tam da o anda ve aynı zamanda da gülünçtür.
- Hakikat Bilgisi kimseye karşı kalıcı öfke, nefret, kıskançlık, komplo, çekemezlik taşımanıza kesin olarak engel olacaktır. Çünkü kendinizi bildiğinizden onları bilirsiniz. Yine ağız alışkanlıklarını düzeltelim: Kim kimi bilecek? Kişiler yok!
- Hakikat Bilgisine sahip olan kimseler, değil herhangi bir çıkar; para ve hatta canla dahi satın alınamazlar!
- Hakikat bilgisi öyle bir anlayıştır ki hiçbir kişi, nesne, kurum ya da inanç çıkarına çevrilemez. Manipule edilemez. Yapısı müsait değil. Hakikat bilinci doğası gereği başlılığı, şeyhlik ve müritliği, suistimal ve faydalanılmayı otomatikman imkânsız kılar. Hakikat sahipliğe çevrilemeyen, anonim, her yerde, herkes için her koşulda mevcut olan bir anlayıştır.
- Hakikat bilgisi dış kaynaklı umut ve kurtuluş projelerini, küresel değişimlere gebeliği, mucizevi değişimlere beklenti ve bağımlılığı devre dışı bırakır.
- Hakikat bilgisi kişiyi yok edip kişiyi görenin yorumsuz ve yargısız görüşüne ─yani salt farkındalığa─ geçiş sağladığından tüm kişi sorunları kesin, kalıcı ve geri dönüşsüz olarak devre dışı kalır. Kişi yokken, aynı zamanda anılar ve geçmiş-gelecek de olmadığından sorun, dram, keder, şok, sarsıntı, trajedi, depresyon ─ya da aklınıza olumsuz başka ne geliyorsa─ mevzu bahis olamaz.
- Hakikat bilgisi dramı yok etmekle kalmaz, siz mutluluk, neşe, doyumu çok daha derin deneyimlerken bunlara olası bağımlılığın getireceği gelecekteki, potansiyel mutsuzlukları da daha yaşanmadan geçersiz kılar. Mutluluk geldiği an daha çok yaşanır, ancak mutluluğun gidişinin yoksunluğu da artık yoktur. Yani dünya sizi mutlu anılarınızdan ve ilişkilerinizden dahi vuramaz, bağlayamaz!
- Hakikat bilgisi basitliği, evrenselliği, ölçeksiz ve koşullandırılmamış olması sebebiyle %99+ dünyevi bilgi, öğretiyi ve inancı, dini ve kültürü devredışı bırakır. Çünkü hakikat anlaşıldıktan sonra bunlar öylesine yavan, kıt ve koşullanmış gelir ki tüm entellektüel, akademik, bilimsel ya da tarihi bilgiye olan ilgi kaybolur. Çünkü;
- Varlığın farkedilmesiyle birlikte şimdiye kadar gerçeklik ve yaşam, ya da canlılık olarak kabul edilmiş olan şey artık çökmüştür. Çökmüş olan bir şey üzerine kurulmuş olan her şey de onunla birlikte buharlaşıp yok olur. Bu sebeple bir rüyaya harcanan enerji, zaman ve emek de anlamını yitirmiştir.
- Hakikatin idrakı üzerinizdeki tüm kitlesel, subliminal, teknolojik ya da cin, şeytan, büyü gibi inanç kökenli silah ve manipulasyon araçlarını geçersiz kılar. Hakikatin idrakı kişiyi ortadan kaldırdığı ve sizi kişinin etkilerinden münezzeh kıldığı için azâdesiniz.
- Bir üst maddenin devamı olarak bu şu demek oluyor... Size çip de takılsa, teknolojik yollarla kafanıza ses, dram, depresyon ya da vesvese de verilse, büyü de yapılsa, tüm bunlar değişken ve iktidarı pamuk ipliğine bağlı olan kişiye, kimliğinize yapılmış olacak, ancak siz ondan artık azâdesiniz. Yapılanı farkına varacak ancak tesirini almayacaksınız. Çünkü bunların temas ettiği "kimliği" artık kendinizden, yani asıl olandan kopardınız.
- Bir üst maddenin devamı olarak bu şu demek oluyor... Size çip de takılsa, teknolojik yollarla kafanıza ses, dram, depresyon ya da vesvese de verilse, büyü de yapılsa, tüm bunlar değişken ve iktidarı pamuk ipliğine bağlı olan kişiye, kimliğinize yapılmış olacak, ancak siz ondan artık azâdesiniz. Yapılanı farkına varacak ancak tesirini almayacaksınız. Çünkü bunların temas ettiği "kimliği" artık kendinizden, yani asıl olandan kopardınız.
- Hakikat, bir inanç sistemi olmadığı gibi, bir kişi/din/kültür/odak merkezli de olmadığı için sizden bir şey talep etmez. Yaşam stilinizi değiştirmeniz gerekmez. İlişki ya da sorumluluklarınızı ihmal edip bir şeyleri bırakıp belli bir şeylere yönelmenizi ya da adanmanızı beklemez. Tüm yaşamınıza aynen devam ederek iyinin ve kötünün, yararlı ve zararlının ötesinde, daha üst bir perspektifte görmenizi ve algılamanızı sağlar. Bununla birlikte yaşadıklarınız üzerinde hiçbir etki, yargı ve yaptırımı yoktur çünkü bu duygular bir insana, kimliğe, kişiye aittir. Gözler ve kulaklar dünyanın üzerinden görür, duyar.
- Hakikatin idrakı paradoksaldır. İnsanı bir yandan hiçlikteki enginlik ve bütünlüğe bağlarken, bir yandan da bir kişilik, birey, karakter olarak önemsizleştirip yok eder. Kimliğin erimesi eninde sonunda insanı savunmaya ve savaşmaya ihtiyaç duymayacağı ve hiçbir beklenti içinde olmadığı engin bir huzur ve sessizliğe ulaştıracaktır.
Aslında Yunus Emre'nin, Şems'in, Mevlana'nın, Maharaj'ın, Eckhart Tolle'ün, Gurdjieff'in, Krishnamurti'nin, Papaji'nin ve adını atladığım nice değerli ve ölümsüz üstâdın anlatmaya çalıştığı şeyden farklı bir şey anlatmıyorum. Sadece bu derin ve sözcüklerle tarifi çok zor şeye günlük olaylar, duygular ve kavramlarla farklı bir berraklık, canlılık ve anlaşılırlık getirmeye çalışıyorum. Umarım bir şeyleri harekete geçirmeyi başarmışımdır.
Emre Güney
Aralık 2020
Soul daki su ve okyanus analojisini anlatan küçük balığın hikayesi gibi, Hakikat bilgisine ulaşmak....
YanıtlaSilEmeğinize sağlık..
YanıtlaSilHer ne olmuşsa, başka türlü olamazdı!
YanıtlaSilEvvel ve âhirini, bâtın ve zâhirini bilen bilir ki:
“Ol•an Güzeldir”
Aynen öyle. Teşekkürler.
SilKalpten geldiğini hissettiğim bu değerli yazı için teşekkür ederiz.
YanıtlaSilTeşekkürler!
SilBenim kalbim = sizin kalbiniz
Bu anlatımları cok değerli buluyorum.benzer hâlleri deneyimleyip , hallerimi en yakınlarıma bile doğru ifade edebilecek cümleleri bulamayıp, anlaşılmaz kalırken, hallerime tercüman oldunuz,kopyalayıp kızlarıma gönderdim.
YanıtlaSilKendi yaşam alanlarımızda benzer hâlleri olan bizler birbirimizin sesini duymaya ihtiyacımız oluyor. İşte bu sesi siz duyuruyorsunuz, teşekkürler! Sevgilerimle!
Ayşe Hanım merhaba. Bu içten ve motive edici mesajınız için çok teşekkür ederim. İyi seneler!
Silasıl olan yolda olmaktır. hedefe varmak değil. hedefe varmak yolun bitmesi, aynne bu yazıda ki gibi hayatın, varlığının anlamsızlaşmasıdır. Libidoyu yok ettiğinde sanırım sokratesti, onu gibi bir fıçı içinde yaşamak bile lüx olur. Bu yazılanlarla insanlar yalnız olduğunu keşfetse yeter.
YanıtlaSilBilişsel idrakinizi yalın bir şekilde bizlere aktardığınız için cok teşekkür ederim.Çok değerli ve anlamlı benim için. Daima sevgilerimle esenlikler dilerim.
YanıtlaSilNe mutlu size ulaşabildiğine. Çok teşekkür ederim yorumunuz için.
Sil